14 Nisan 2012 Cumartesi

Augsburg Ballet Theatre

Augsburg Ballet Theatre Ankara'da!


29.Uluslararası Ankara Müzik Festivali başladı.
Modern dans başlığı altındaki gösteriler benim için "kaçırılamaz" statüsündedir.
Hazırlanın dedim sanatsever arkadaşlarıma, gidiyoruz.
Herkesle gidilmez şimdi oraya, uykusu gelen gözleri küçülen, kızların kıyafelerine mest olan, daha kötüsü erkeklerin kıyafetlerine sinir olan insanlarla hele aman diyim!
Yanımıza sanattan anlayan, estetik zevk sahibi insanları aldık ve tam başlama saatinde kapıdan girdik.
Işıklar kapandı, spotlar yandı.
Yumuşacık bi müzik başladı.
Bembeyaz giyinmiş insanlar çıktı sahneye.
İnsan dediysem, lafın gelişi.
Onlara insan demek haksızlık olur. Daha doğrusu sorarlar adama, onlar insansa sen ne oluyosun diye.
Benki dans eğitimi almış, düzenli spor salonuna giden biri olarak, kendimi kalas gibi hissettim onları izlerken (öncesinde mideye indirdiğim kocaman tavuklu pita ve patateslerin de etkisi büyüktür bunda)
Öyle zarif, öyle narin, öyle kuğu, öyle martıydı ki hepsi, büyülenmemek mümkün diil.
Figürleri geçtim, sadece adım atarken bile  tüm kaslarını çalıştırarak, tüm bedenleriyle hissederek hareket ediyorlar, izlerken bile hissediyorsun bunu.
Tek eksi, telif hakları nedeniyle gösteride fotoğraf çekimine izin verilmiyor oluşuydu.
Büyülenip çıktık, harika bi geceydi.
Dansçı bayanların güzelliğine, beylerin "Zeus'un torunları mı acaba" düşüncesini akla getiren çekiciliğine hiç girmicem, çıkamam biliyorum.

O gazla kızılaya yürüyelim dedik, pitalar oturdu tabi midemize onları görünce.
Onu da gözümüz yemedi.
Ve karar:
Ekim itibarıyle yeniden dans çalışmalarına katılıyoruz.
Hadi bakalım, Ekim ola hayrola..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

söyleyecek bir şeyin vardır mutlaka

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...