6 Ocak 2012 Cuma

Sisyphos ve Kaderdaş Narçelen


Bayılırım mitolojiye..
İsimlerini çoğu zaman hatırlayamasam , kim kimin neyiydi birbirine karıştırsam da (her yol Zeus'a çıktığı, herkesin onunla bir bağı olduğu için çok da sorun olmuyor) çok severim mitolojik hikayeleri.
Bir de Sisyphos'un hikayesi vardır ki, bir çok insan tarafından bilinir. Çok yazılmış, çok konuşulmuştur üzerine.


Hani şu Zeus tarafından yüksek bir dağa kocaman bir kaya taşımasına cezasına çarptılan uyanık ölümlü. 
Ve zirveye her iki parmak mesafe kaldığında kaya yeniden aşağı yuvarlanır. 
Sisyphos kayanın yuvarlanışını izler, aşağı tekrar iner ve tekrar baştan başlar.

Baştan başlayalım:
Zeus,  Baştanrı Asopos'un   kızı Aigina'yı  kaçırır ve  Sisyphos'un kral olduğu Korinthos'tan  geçerken,
Sisyphos  bunu  görür.  
Asopos kızını  aramaya çıkınca,  Sisyphos, kızını kimin  kaçırdığını bildiğini, ancak Asopos’un, kral olduğu şehre su kaynağı getirmesi şartıyla bunu kendisine söyleyeceğini bildiririr. 
Asopos buna razı olur, Sisyphos’un şehrine su getirir,  Sisyphos da  Zeus'u   ele  verir. 
Zeus, onu  cezalandırmak üzere ölüm tanrısı Thanatos’u görevlendirir. 
Ancak Sisyphos, ölüm tanrısı tarafından yakalanmak yerine, kurnazlığıyla onu yakalar ve zincire vurur. 
Thanatos’un esir edilmesinden sonra dünyada  artık kimse ölmemeye başlamıştır. 
Bunun üzerine bizzat Zeus olaya müdahale etmek zorunda kalır ve yeniden işinin başına dönebilmesi için ölüm tanrısını serbest bırakır. 
İlk kurban olarak da Sisyphos ölür.
Sisyphos ölürken yeryüzüne tekrar dönebilmek için bir yol düşünür. 
Karısına kendisi için cenaze töreni yapmamasını tembih  eder. 
Ölülere hükmeden yer altı tanrısı Hades’in huzuruna mezarsız, törensiz,  çırılçıplak çıkar. Hades’e karısının vefasızlığından yakınır ve ölüler ülkesinin hakiminden bu sadakatsiz kadını cezalandırmak üzere kendisine yeniden yeryüzüne kısa süreliğine dönüş fırsatı verilmesini ister. 
İstediğini elde eden Sisyphos, yeryüzüne döner dönmez verdiği sözü unutur ve karısıyla birlikte mutlu günler geçirerek uzun yıllar yaşar. 
Zamanı gelince yaşlılıktan ölür. 
Onun yaptığı kurnazlığı unutmaya cehennem Tanrıları, Sisyphos’a büyük bir ceza vermeye karar verirler. 



Albert  Camus, Sisyphos'u anlamsızlığın bir simgesi diye tanımlar.  Yaptığı iş anlamsız ve yararsızdır,  ama bu işi sonsuzluğa dek görmekle yükümlüdür  Sisyphos.  Bu  korkunç  işkencenin bir gün biteceğini bile umamaz. Sisyphos'un bu korkunç  işkenceden  her  şeye karşın  bir zevk duyduğunu,  bilincin  verdiği sevinçle bir çeşit mutluluğa,  umutsuzluğun mutluluğuna erişebileceğini  ileri sürer.  Sisyphos'u  da böylece anlamsızlığı akıl ve bilinç gücüyle yenen insan kahraman olarak karşımıza diker. Tanrı ne yaparsa yapsın onu yenememiştir.
Günümüz yazarlarından bazıları her birimizin bir Sisyphos olduğunu, her doğan günle kayamızı yukarı çıkarmak için çabaladığımızı ve her gün bunu yeniden yaptığımızı söyler. Bazı yazarlar hükümete, bazıları özgürlüğe.... bağlar da bağlar.


Gelelim benimle ilgisine:
Düşündüm ki; Sisyphos'un cezası bir çok fizik kanununu barındırmakta. 
Yaratıcı drama oturumlarımdan birini bu hikaye üzerine kurup, buradaki fizik kanunlarını sorgulatabilirim çocuklarıma. hem eğlenceli olur, hem basmakalıp örneklerden  sıyrılarak düşünürler, hem de biraz genel kültür olur. 
Malzeme de bol: kuvvet, enerji, iş, güç, momentum, çarpışma, yerdeğiştirme, yol, sürtünme, kütle çekim kanunu, etki-tepki....
Ohh ohh.. tüm Mekanik'i kapsıyor canım ceza..
Oturup, içime gerçekten sinen 2 ders planı hazırladım.
Gayet de güzel oldu bence.
Danışmanıma verdim okuyup görüşlerini belirtmesi için göğsümü gere gere.
Farklı, ilginç, yaratıcı, hoş.... gibi tepkiler beklerken üzerine yazdığı cümle aynen şuydu:
"Tanrı yerine padişah, kral gibi birşey desen?"
:S
Hocamın hacı olduğunu atlamışım..

Neden yunanlılara gitmişim ki?
Dede Korkut Hikayesi uyduracakmışım.
ben.. uydurmak.. dede korkut hikayesi..
evet, hepsini aynı cümlede kullandı..

Akşam Dost Kitabevine uğrayıp çocuklar için olan dede korkut hikayeleri kitabı aldım, ancak onu anlarım diyerekten.
Sil baştan.
Tekrar oturup etkinlik planı yazmam gerekiyor :(


Demek ki neymiş: Tanrıyla uğraşırsan ya Tanrıdan çekersin ya kulundan ..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

söyleyecek bir şeyin vardır mutlaka

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...